Memlekette diploma soruna var.
Bu diploma sorunsalı yeni değil.
Muhalefet Partileri zamanın birinde Sayın Erdoğan’ın diplomasının olmadığı iddiasında bulunmuştu.
Bu diploma Üniversite diploması..
Diploma olunca ne oluyor.
Diploma olmayınca ne oluyor.
Diploman yoksa galiba Cumhurbaşkanı adayı olamıyorsun.
Yani üniversite diploman…
Lise mezunu olmayan yetmiyor.
Oysa vekil olabiliyorsun…
Bir dert değil…
Neyse…
Vardı.
Yoktu.
Gerçekti…
Gerçek değildi.
Bak ben sınıf arkadaşıyım.
Gün geldi çattı bu muhalefetin en güncel Cumhurbaşkanı adayı olan Sayın İmamoğlu’nun diploması konu oldu.
Hayda…
Sahteydi.
Değildi.
Geçiş uygundur…
Değildir…
Falandı…
Filandı…
E biz yine aynı konudayız…
Her iki kitle için sanki daha zekice adımlar atılması beklerdim.
Rakibi yarışı sokmayalım.
Direk kazanalım zihniyeti karşımıza çıktı.
Bununla bir arpa boyu yol alamayız.
Sanki çapımızda ciddi düşüşler var gibi.
Yok, mu başka bir konu…
Neden herkes “ben ne güzel cumhurbaşkanlığı yaparım” duruşunda değil.
Olası rakipleri ekarte etmenin peşinde…
Sınıf başkanlığı seçiminde bile bunlar yaşanmıyor.
Koca koca adamların tartıştığı konuştuğu duruma bakın.
Bana kalırsa rezillik.
Madem bu kadar derttir bu diploma, kaldırın tüm şartları adaylık noktasında.
Herkes aday olabilsin.
Diploması olanda aday olsun.
Diploması olmayan da…
Hatta artıyorum, hapis yatanlardan aday olabilsin.
Seçilirse kendini affeder, olur biter…
Ne dert ettiniz kendinizi bir kâğıt parçasına…
Bırakın artık bu konuşmaları başka argümanlar bulunuz.
Ramazan, ramazan bizi delirtmeyin.
Niyetliyiz…
Akşamı zor eden kötü bir alışkanlığımız var.
Kafamız basmıyor bazen…
Konsantrasyon hak getire…