Yazımı yazdığımda depremin 3’üncü günü, siz okuduğunuzda 4’üncü günü olmuş olacak.
Bilanço giderek artıyor.
Yozgat gündemi için yazılması ve yorumlanması gereken konular varken bu derin acının hafifleyeceği güne kadar başka bir konuda yazmayı kendime zül görürüm. 
Karmaşık duygular içindeyiz. Bir yandan enkaz altından kurtulan vatandaşlarımızın haberleri bir yandan hala işlem başlatılamadığı iddia edilen enkaz haberleri.
Ülke insanımız akın akın depremler bölgelerine yardım ulaştırma cabasında…
Bu daha uzun süre yaraları sarmakla uğraşacağız…
Bazı şehirlerin yeniden inşa edilmesi gerekiyor.
Evlerine giremeyen milyonlarca insanın barınma ve temel ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyor. Uzun, sabırlı, titiz ve hızlı bir çalışma yürütülmesi gerekiyor.
Körfez savaşını dünya ilk kez televizyonlardan takip etme şansına ulaşmıştı.
Milat olarak geçti.
Bu depremde sosyal medyaların egemen olduğu bir felaket oldu.
İletişimin çağında sosyal medya depremde etkin rol oynadı desek yeridir.
Sosyal medya aracılığıyla  bu panik ortamında birilerine ulaşmak yetkililere ulaşmak daha kolay oldu. Etkilenen yerleri evleri sosyal medya aracılığıyla hızlıca iletilmesi sağlandı.
Bunun yanında elbette her olayda olduğu gibi bir takım dezenformasyon içeren  paylaşımlara şahit olduk. Bazıları bilinçsiz bazıları ise bilinçli bir şekilde toplumu ve yetkileri yanıltma adına oldu. Bunun yanında yardım seferberliği de sosyal medya üzerinden yapılan duyurularla daha yoğun ve etkin bir şekilde gerçekleşti.
İletişim kanalları güzel amaçlarla kullanınca nedenli önemli olduğunu bir kez daha şahit olduk.
Siyaseti muhalefet ve iktidar olarak ikiye ayırırsak her ikisinde doğruları ve yanlışları olduğunu gördük. Yapacak bir şey yok. Yanlış yanlıştır ve bunun bedelini millet kendisine sunulan enstrümanlarla  bedelini ödetecektir. Bunlar için daha erken…
Millet bunun bedelini ya da mükâfatını sandık günü gösterecektir. 
Dediğim gibi bunun için daha zaman var ve bunun için şuan konuşulacak  durumda değiliz.
Biran önce normal hayata (nasıl olacak bilmiyorum) geçilmesi lazım.
Hayatı kendi akışına hızlı bir şekilde kavuşturulması lazım.
Hayatta kalmak için kritik zamanlara girdiğimiz bu saatlerde umarım ses gelen tüm binalara girilir ve umutla bekleyenlerin yüzü güldürülür.
Tekraren hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. 
Milletimize sabırlar diliyorum.