Yaşanabilir Çevre Derneği Başkanı Ahmet Fidan, son zamanlarda büyük kayıplara sebep olan anız yangınları ve zararları ile ilgili açıklamada bulundu. 
Derneği Başkanı Fidan, hububat hasadından sonra ikinci ürün ekimi için kısa sürede toprak hazırlığını tamamlamak, toprak işlemede kolaylık sağlamak, hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesi, yabancı ot kontrolü ve hasat sonrası artıkların ekonomik bir değer taşımadığı düşünceleri ve çoğu zaman bir alışkanlık haline geldiği için yasak olduğu halde anız yakma olaylarıyla karşılaşıldığını belirtti. 
Derneği Başkanı Fidan, anız yakmak yerine alternatif yöntemleri kullanmanın, hem toprağın sağlığını korumak hem de çevreyi sürdürülebilir kılmak açısından büyük önem taşıdığını kaydetti. Derneği Başkanı Fidan, “Anızların toprakla karıştırılması, organik gübre kullanımı ve tarımsal atıkların kompost haline getirilmesi gibi yöntemler, sürdürülebilir tarım uygulamaları için uygun ve etkili çözümler sunmaktadır. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak ve tarımsal verimliliği artırmak adına anız yakılmasının önüne geçmek gerekir” dedi.
Derneği Başkanı Fidan, yangınların, doğal ve tarımsal ekosistemin tahrip olmasına, toprakların organik madde miktarının azalmasına, toprağın su tutma kapasitesinin azalmasına, su ve toprak erozyonunun artmasına, omurgalı ve omurgasız canlıların yok olmasına kısacası toprağın verimsizleşmesine ve doğanın ölümüne neden olduğunu aktardı.
Hububat hasadı sonrasında geriye kalan anızın yakılması orman yangınları, telefon ve enerji iletim hatlarının yanması, sis oluşumu nedeniyle çeşitli trafik kazalarına yol açması, hasat edilmemiş komşu tarlalara yangın sıçraması, yakın köylerdeki hayvan barınaklarının ve yerleşim birimlerinin yanması gibi birçok riskleri ortaya çıkardığının altını çizen Derneği Başkanı Fidan, anız yakma sonucunda çıkan yangınların, her yıl milyarlarca liralık maddi zararlara neden olduğunu vurguladı.
Anız yangınlarının sadece tarım alanlarına zarar vermekle kalmayıp aynı zamanda orman yangınlarına dönüşme riski taşıdığına dikkat çeken Dernek Başkanı Fidan, bu durumun hem doğaya hem de insan sağlığına büyük zarar verebileceğini belirtti.
Dernek Başkanı Fidan, anız yakmanın zararlarına değinirken, açıklamasında şunları kaydetti:
“Orman yangınları, hasat edilmemiş komşu tarlalara yangın sıçraması. Anız yangınları toprak içerisindeki faydalı canlıların ve topraktaki organik maddenin yanarak yok olmasına neden olur. Anız yakılan toprakta bitkilere yarayışlı besin maddeleri azalmakta ve zamanla toprağın verimliliği düşmektedir. Verimli tarım topraklarımız zamanla verimsiz çorak topraklar haline gelmektedir. Anız yakılması su ve rüzgâr erozyonunu artırmakta, bu nedenle toprağın en değerli üst katmanları rüzgâr ve su ile taşınarak yok olmaktadır. Anız yakma sonucunda doğal denge bozularak zararlı böcekler ve hastalıklar çoğalmaktadır.
Hububat hasadı sırasında biçim mümkün olduğu kadar alçaktan yaptırılmalıdır. Hububat hasadı yapıldıktan sonra biçerdöverin arkasında bıraktığı sap samandan oluşan namlular balya makinesi ile balyalanarak hayvan yemi olarak veya ahırlarda altlık olarak kullanılabilir veya sanayide kâğıt ve karton yapımında kullanılabilir. Namlu denilen bu sap ve saman tarladan uzaklaştırıldıktan sonra geriye kalan anız sap parçalayıcı makineler ile parçalanarak toprağa karıştırılmalıdır. Bu şekilde bir toprak işleme ile anızın toprağa karıştırılması toprağa birçok fayda sağlar ve anız yakmanın doğuracağı zararlar da önlenmiş olur.” 
Dernek Başkanı Fidan,   anız yangınına sebebiyet verenler hakkında 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca yasal işlem uygulandığını sözlerine ekledi.                     SALİH AKGÜL
 

Editör: Hakimiyet Gazetesi