Amerika bildiğimiz Amerika değil artık.
Sayın Trump seçilmesine rağmen hala beyaz saraydaki koltuğuna oturmadı.
Ya da oturdu bizim haberimiz yok.
Malum saat farkı sorunsalı.
Birde Amerika’nın bir eyaletinde çıkan yangınlar ülke gündemi derinden etkiliyor olsa gerek.
Çıkan yangınlara mistik, parapsikolojik ve dinsel yaklaşımlar bir tarafa bırakacak olursak değişen iklim koşulları tüm dünyanın bir kez daha dikkate alınması gereken hayati bir durum olduğunu hatırlatıyor.
Kyoto protokolü falan desem işin içinden çıkamayız.
Amerikalılar bizim yaptığımız paylaşımlara biraz alınabilir.
Her ne kadar gavur memleketin de ki insanların başına gelen şey hoş olmasa da içimizdeki bazı insanlar sırf gayri müslim oldukları için keyfe gelenlerde var. Müslüman hakların yaşadığı kötü muamele ile dünyanın başka bir bölgesinden yaşanan şeyler biri birini ödeştirmez.
Kötü olan şey kötüdür.
İki kötü bir iyi etmez.
Hem Amerikalılar boşa üzülmesin aynısını zamanında bize de dediler. Gölcük depremi sonrası “hak edilmiş” olarak söylenen sözler, tatil yörelerinden meydana gelen yangınlar sonucu “cıbıldaklar, ayyaşlaşlar” gibi “oh iyi oldu” emsalinde sözler edildi.
Yalnız bu arada bizim ünlülerde oralardan baya mülk almışlar. Bu da başka bir konu…
Konu konuyu açıyor. Yazının bunlarla bir alakası yok.
Yazının amacı Trump’ın alışveriş listesi…
Trump'ın oğlu Eric'in sosyal medya hesabındaki "Resmen geri döndük!" açıklamasıyla paylaştığı, üzerinde oynanmış görselde, babasının Amazon'da alışveriş yaparken sepetine Kanada, Panama Kanalı ve Grönland'ı eklediği gördük.
Bir başka oluyor zenginin alışveriş listesi.
Bizim listelerde indirime girmiş ya da girecek ürünler varken adam alışveriş sepetine ülke koymuş resmen.
Hani yeni bir şey değil bu. Ben yeni yazıyorum.
Bakıldığında Amerika bunu hep yapıyor.
İlk kez bunu alışveriş sitesi üzerinden resmediyor.
Bakmayın siz onlara.
Onların sepette Türkiye dahil daha birçok yer var.
Kimilerini kurbanda danaya girer gibi İsrail ile ortak, kimi yerleri tek başına…
Kullandığı enstrümanlar çeşitli olsa da onların alışveriş listesi bayağı kabarık.
Türkiye olmasa Gazze gitmişti. Gerçi artık Filistin halkından söz etmek bile güç.
Dünyanın güzünün içine baka baka bir soykırım yaptılar ve buna devam ediyorlar.
Bizim sınırlarımıza ulaşana kadar da vazgeçmeyecekler.
Bu kibir bu ego esasında var olan ekonomik güçten alıyorlar.
Kendileri gibi güçlü olma yolunda ilerleyenleri de bir şekilde engelliyorlar.
Bakınız Çin!
Gerçi hangisi daha iyi hangisi kötü bilemiyoruz.
Dünyanın Çin’in egemenliğe de mi olması yoksa Amerika’nın egemenliğinde olması mı!
Al birini vur ötekisine…
Bu fillerin tepişmesinden malumunuz çimler ezilip duruyor.
Benim size tavsiyem bundan sonra alışveriş sepetinize buna göre dizayn edin.
Beklentileriniz yüksek olsun.
Mesela Suriye de bir fabrika eklerseniz alışveriş sepetinize hiç fena olmaz.