Her yıl, aynı dönem...
Tedirginlik.
Endişe.
Belirsizlik.
Tepki.
Şikayet.
Herkesin her şeyi bilip.
Hiç bir şey yapmadığı süreç.
Herkesin öne çıkıp.
Geriye çekildiği dönem.
Herkesin 'ben varım' deyip.
Herkesten bir şeyler beklediği zaman.
Bu dönem...
*
Geçmişin yanlışlarından doğru bulmaya çalıştığımızdan sıkıntı çekiyoruz.
*
Ne yalan söyleyeyim.
Sessiz kalmayı.
Uzak durmayı.
İzlemeyi.
Yeğliyordum.
*
Mevzu...
Elbette spor.
Bozokspor özelinde.
Yozgat'ın yaşadığı ikilem.
*
Lüleli saçlarla.
Tığ gibi vücutla.
Top koşturduğumuz dönem'de bile..
Benzer sorunlar vardı.
Ama...
Bu kadar ikilemin.
Ayrılığın.
Ayrışmanın.
'Ben' merkezinin.
'Taraf' oluşumun.
'Grup'laşmanın.
Kutuplaşmanın şahidi olmadık.
Meslekte de 'tanık'lık etmedik.
*
Bozokspor özelinde çalışmalar yürütülüyor.
Sona gelindi.
Bugün/yarın açıklama yapılır.
Kamuoyu ile paylaşılır.
Eminim ki; yine tepkiler olacak.
Yine sızlanmalar yapılacak.
Yine şikayetler ortaya konacak.
Ama.
Kimse, Bozokspor özelinde.
Yozgat birlikteliğine dem vurmayacak.
Göreceksiniz...
*
Umutkar olalım.
Öncülük edelim.
İrlandalılara 'kulak' tıkayalım.
Bilmişlere cephe kuralım.
Yozgat sevdamızla hareket edelim.
*
Bugün.
'Bizim takım' olgusuyla planlar yapılmalıdır.
'Bizim takım' diyerek toplumun geniş kapsamına girilmelidir.
'Bizim takım' diyerek ilçeler, beldeler, köyler içerisine alınmalıdır.
'Bizim takım' diyerek yürütme ile yönetim ayrılmalıdır.
'Bizim takım' diyerek güven ortamıyla yol alınmalıdır.
'Bizim takım' diyerek nüfuz elde edecekler kapı önüne konulmalıdır.
'Bizim takım' diyerek samimiyetin önü açılmalıdır.
'Bizim takım' ayrışmanın önü kapatılmalıdır.
'Bizim takım' diyerek siyasilerin şemsiyeleri altında toplumun her kesimi davet edilmelidir.
'Bizim takım' diyerek doğru oluşuma girilmelidir.
'Bizim takım...'
Anlatabildim mi?