Stadyum biter mi?
Biter inşallah
Zira arkası gelmez dertlerimiz var.
Peki nasıl biter.
Çalışılırsan biter.
Peki neden çalışılmıyor.
Kepçenin yağı bitmiş, almak lazım.
E alınız?
Para yok…
Para geldi, yağ yok.
Stadyum bitse ne olur.
Tüm dertlerimiz biter.
Derdimiz mi var?
Stadyuma gelene kadar deniz derya…
Peki neden stadyum…
Sembol olmuş…
Ak Parti döneminin başlangıcında “bunlar 15 senedir şo inşaatı bitiremedi biz geldik şapadanak bitidir” zamanından şimdi “şo” kendileri olmak üzere…
Stadyum bitsin mi?
Bitsin…
Yapılsın mı?
Yapılsın…
Topçular yeşil saha da oynasın mı?
Oynasınlar…
Vatandaş büyük acılarını bu stadyumda yaşasınlar mı?
Yaşasınlar…
Peki Yozgat’ın derdi bitirme…
Bitmez…
Yemeklerde kim bu kuralı koydu bilmiyorum ama önce çorba sonra ana yemek sonra tatlı yenir.
Yozgat tatlıyla başlar yemeğe, acı biberle bitirir.
Stadyumda böyle olmadı mı?
Ya da Vilayet binası…
Adalet Eğitimi?
Diyanet Merkezi?
Çapanoğlu şehri eşkıyadan korumak için yamaca yaparak arkayı sağlama almış…
Bizde onun torunları olarak binaları Apaçilerden korumak için dağların yamaçlarına kuytu köşeler ya da dip dipe içimize yaptık.
Şehir gelişsin önü açılsın diyemedik.
20 sene sonra yıkılacak bir stadyum inşasını bitiremedik.
Şimdi çok kesin konuşanlar var.
“ o sene bu sene” stadyum bitecek, dertler sona verecek.
Bakacağız…
Kimin müteahhitti daha hızlıymış..
Kimi en hızlı kaçanı kimi en hızlı bitireni..
Sonuç olarak yeri yanlıştı falandı filandı stadyum hizmete bir an önce açılsın mı?
Açılsın.