Nesine 3. Lig'deki temsilcimiz Yozgat Bozokspor, hafta sonu kendi saha ve seyircisi önünde Pazarspor karşısında sergilediği mücadele ile hem umut verdi hem de kafalarda soru işaretleri bıraktı. 2-0 geriye düştükten sonra gösterilen reaksiyon ve son dakikalarda gelen beraberlik golü elbette takdire şayan. Ancak play-off yolunda bu denli kritik bir maçta, kendi evinde iki farklı geriye düşmek ve galibiyeti kaçırmak, üzerinde düşünülmesi gereken bir durum.
Taraftarının coşkulu desteğini arkasına alan Bozokspor'un, maça bu kadar kötü başlaması ve kalesinde erken bir gol görmesi kabul edilemez. Evet, futbolda bu tür sürprizler yaşanabilir. Ancak play-off hedefi olan bir takımın, kendi evinde bu kadar çabuk demoralize olması ve rakibine iki gol birden hediye etmesi düşündürücü.
Maçın büyük bölümünde üstün bir oyun sergilememiz ve rakip kaleyi abluka altına almamız gerçeği de var. Ancak futbol sadece topa sahip olmakla kazanılmıyor. Önemli olan, bu üstünlüğü skora yansıtabilmek. Kazanılan penaltının gole çevrilememesi ise, maçın kırılma anlarından biri oldu. O penaltı gol olsaydı, belki de bambaşka bir sonuçla sahadan ayrılacaktık. Kaçan penaltı elbette moral bozucu olabilir, ancak profesyonel bir takımın bu tür anlarda daha soğukkanlı olması gerekirdi.
İkinci yarıda gösterilen istek ve hırs takdire şayan. 2-0 geriden gelip 2-1'i yakalamak ve ardından uzatma dakikalarında beraberlik golünü bulmak, takımın mücadele azmini ortaya koyuyor. Ancak şu soruyu sormadan edemiyoruz: Kendi evimizde, direkt rakibimiz olan bir takıma karşı neden 2-0 geriye düşüyoruz ki? Bu geri dönüş çabası, aslında yapılan hataların bir sonucu değil mi?
Alınan 1 puan, play-off yarışından kopmadığımızı gösteriyor olabilir. Puanımızı 37'ye yükseltmemiz ve rakiplerimizin de benzer puanlarda kalması, yarışın ne kadar çekişmeli geçtiğini ortaya koyuyor. Ancak ligin bitimine sadece iki hafta kala, her puanın hayati önem taşıdığı bu dönemde, kendi evinde galibiyeti kaçırmak, ilerleyen haftalarda bize pahalıya mal olabilir.
Kalın sağlıcakla
Başarı mı, Teselli mi?
Yaşar ÖZER
Yorumlar