Yıl biterken sahte içki olayları yine karşımıza çıkmaya başladı.
Sahte içki nedir?
Tam olarak bilmiyorum.
Birincisi bandrolü olmayan ürünler
İkinci evde ya da merdiven altında üretilen içkiler.
Her sene yaşanan zehirlenme olaylarına yeni eklenmesin diye bu sene denetimler erken başladı.
İyi de oldu.
Lakin önüne geçmek oldukça zor.
Piyasa da el altından diğer içkilere göre daha ucuz fiyattan satıldığından yaşanan bir sıkıntı.
Çözülmesi oldukça zor.
İnsan hayatına mal olan bu durum önüne geçilemiyor.
Hayatını kaybeden insanlar, kör olan ve sakat kalan insanların haberlerine maalesef karşılaşıyoruz.
Anlamadığım nokta bu işler normal zamanlardan değil de yeni yıl da arifesinden karşımıza çıkıyor.
Demek ki tüketimin zirve yaptığı zamanlar.
Sadece vatandaşın bireysel ulaştığı değil bazı mekânlarda daha çok kar elde etmek adına da bu yola başvuruluyor.
Konu nazik bir konu olduğu için çok derinlemesine yazamıyorum maalesef.
Kötü niyetli işletmeler ile ekonomi peşinde koşan vatandaş arasından bir mevzu.
Sadece şuna dikkat çekmek istedim.
Neden hep yılbaşlarından bu durum ortaya çıkıyor.
Bugüne özel bir durum mu yoksa yılın diğer günlerinden bu yanlış durum ortaya çıkmıyor mu?
Denetimler sadece bu zamanlara özel mi?
Demek istediğim sadece bu.
ESAD DA SIĞINMACI OLDU
Suriye de hükümet devrildi.
Esad ülke dışına çıktı.
Esad da artık sığınmacı oldu diye seviniyorlar.
İki sığınmacı arasında ciddi fark olmasına rağmen…
Esad ülkeden giderken bizim normal sığınmacılar gibi bir bavul bir döşşek çıkmadı yola.
Hazineye boşalttı.
Kaç valiz para götürdü.
Öncesinden kendini güvence altına almak için bankalarda ne kadar para sakladı.
Bilinmez.
Ama iki sığınmacı arasında ciddi farklar var.
Esad asgari ücretin altında sanayi de, tekstilde, tarlada çalışmayacak.
Dünyanın sayılı zenginleri nasıl yaşıyorsa öğle yaşayacak.
Dileği malikânede, korumaları ve hizmetkarlarıyla.
Belki bir süre rahat rahat dolaşamayacak.
Ama zaten eskiden dolaşamıyordu.
Tıp çok ilerle de yüzü değişiyor.
Boyu boşu değişir.
Bir gün İstanbul’a balık yemeğe bile gelebilir.
Esad da sığınmacı oldu diye sevinenlerin anlamsızlığını yaşıyoruz.
Ana akım medya bile buna vurgu yapıyor.
Elbette bahis olan eden bulur yaklaşımı ya da kısas..
Lakin karşılamıyor iki akıbet bir birbirini.
Kuzey ve güney gibi iki uçta…
Buna rağmen insanlar seviniyorlar.
Sevinsinler.
Hakları var.
Daha özgür bir Suriye olacak diye sevinsinler…
Esad zulmü bitti diye sevinsinler…
Ülkemize geri döneceğiz diye sevinsinler.
Ama Esad da sığınmacı oldu diye boşuna sevinmesinler.
Bir eli yağ da bir eli balda.
Umurunda mı ki dünya…