Asgari ücret açıklanmasının hemen ardından açıklanan rakam üzerinden ciddi eleştiriler yapılmakta.
Simit hesabı yapanlar.
Dolar hesabı yapanlar.
Ekmek hesabı yapanlar.
Enflasyon hesabı yapanlar.
Saymakla bitmez.
Toplumun geniş bir kitlesi bu durumda karşında eleştirilerini sıraladı, sıralamaya devam ediyor.
Kabul edilemez deniliyor.
Muhalefet partileri daha sert açıklamalarda bulunuyor.
Çalışanlar kadar emekli de endişeli.
Kısas yapıyorlar.
Ve fakat bu duruma en çok karşı çıkacak olan Ak Parti teşkilatları ve kurmayları olması gerekecek.
Şu anda sahada vatandaşa dokunmak için yollarda olanlar bin dert dinliyorlar.
Açıklaması zor iş.
Bu iş siyaseten en çok Ak Partililere zarar verecektir.
Şimdi saha dane diyecekler.
Havaalanı mı diyecekler?
Hızlı tren mi diyecekler?
Yollar, okullar mı diyecekler?
Ne diyeceklerde kendilerini an itibarıyla terk etmiş seçmene bir cevap verecekler.
Oysa ilgili bakan dedi ki “ konun bizimle alakası yok biz hakemimiz”…
Asgari ücret işveren ile işçi temsilcilerinin olayı.
Biz hükümet olarak sadece refakat ediyoruz.
İşçi temsilcileri de bize masa da söz vermiyorlar, kuru pasta çay verip gönderiyorlar.
O zaman bu iş patronların eseri.
Korkmaya gerek yok zaman…
Madem bu işte hükümet sorumlu değil. Demek ki Ak partinin de bir sorumluğu yok.
Ak Partililer de bu ücretin adil olmadığını düşünüyorsa çok rahatlıkla veryansında bulabilir.
Madem bu patronların olayı bence tüm il başkanları bu durumu eleştirebilir.
Tüm vekiller eleştirebilir.
Çünkü saha da bu işin sorumlusu hükmet olarak gösteriliyor.
Ak Partililer bugün herkesten daha çok bu durumu eleştirmeli.
22 yıllık kazanımlar dudaktan çıkan bir rakamla heba olmamalı.
Biz bunu emeklilerde tecrübe ettik.  Emekli bizi sandığa gömdü.
Şimdi asgari ücret üzerinden çalışanlar sandığı tabuta çevirmez mi?
Bundan dolayı en çok Ak teşkilatlar bu duruma karşı çıkmalı.
Şimdi teşkilatlar bırakın sahaya çıkmayı parti binalarına ayakları gitmiyor.
Ne diyeceğiz diye düşünüyor.
Ne söylesek yerini bulur diye düşünüyor.
Makul ve mantıklı bir cevap bulamıyor.
İşçi kadar bu teşkilatlarda bu işten mağdur.
Herkesin mağdur olduğu bir işte sevinenlerde yok mudur?
Elbette vardır.
Peki, kimlerdir bunlar.
Bu işin siyasi sonuçlarından kimler faydalanacak.
Çalışanı mağdur edenler değil elbette.
Bu işte sorumluluğu olanlar.
Ama gel gör bu işte bir tezatlık var.
Bu işte bir yanlışlık var.
Birinci yanlış ücretin düşük olması.
İkinci ve diğer yanlışları sizlere bırakıyorum.
Bu arada asgari ücret 22 bin 104 lira oldu.