Ak Parti yeni il başkanı Avukat Hasan Kandemir olmuştu.
Aradan geçen zaman içerisinde taşlar biraz daha yerine otursun, kongre ve aday belirleme sürecinin tozu dumanı çöksün diye bekledim.
Ancak sıra geldi.
Üstelik bugüne kadar kimsenin bu durumu yorumlamaması ya da yorumlayamaması yazıyı zaruri hale getirdi.
Velhasıl Sayın Kandemir, kısa süre içerisinde hem kongreyi yapacak hem de Ak kadroları yeniden dizayn etmek zorunda kalmıştı.
Sanılanın aksine zaman darlığından “panik yönetim listesi”  yerine ince elenmiş sık dokunmuş bir listeyle karşımıza çıktı.
Bu her dönem dediğimiz “parti hafızası”, parti gelenekleri”  yok sayılmadan hazırlanmış liste.
Yeni yönetim son derece dengeli, işlevsel, karar mekanizmasın da muteber, temsil yeteneği ve toplumda karşılığı olan bir liste olmuş.
Ak Parti uzun zamandır bu kadar güçlü bir yönetim oluşturmamıştı.Bu listenin başarıya ulaşması için sadece ana kademinin değil aynı zamanda taşra teşkilatlarının da bu yeni yönetimin kaleminden çıkması lazım.
Zira bu yönetim ne kadar güçlü bir yönetim bile olsa , Ak Parti o eski gücünde olmadığını kabul etmeleri gerekiyor.
2002 ruhunda olan samimiyetten yoksun eski kadroların kaybettiği seçmeni ama öncelikle kendi teşkilat mensuplarını kazanmaları gerekiyor.
Bu oldukça zor olacak.
Çünkü her yeni gelenin heybesinde olan bu azık zaman içerisinde havyar peşinde koşan nefislere dönüşmekte.
Kandemir ve yönetimi başarması gerektirdiklerinden daha çok tamir etmeleri gereken bir süreç yaşayacaklar.
Ben umut kârım..
Zira Sayın Kandemir’in basın ile ilk buluşmasına katılmış, “Yozgat için ne yapabiliriz” sorusuna muhatap olmuştuk.
Bu benim nazarımda oldukça müspet bir adımdı.
Zaman her ne kadar her şeyin ilacı da olsa, hekimin ilmi zayıfsa verilecek ilaç da biçare olacaktır.
Sayın Kandemir bu nokta da ve şu aşama da iyi bir hekime benziyor.
Teşhisi iyi koyarsa tedaviye doğru uygularsa hasta ayağa kalkabilir.
O da uyarsa zamana, koşullara, siyasettin ben merkezciliğine bir farkı kalmayacaktır “kendime Müslüman misyonerliğine”
Şuanda çok konuşmuyor.
Ama çok dinliyor.
İzliyor.
Adımlarını hesaplıyor.
Dengeleri yeniden dizayn etmeyi…
Bir olmayı…
Beraber olmayı…
Yorgun teşkilatları motive edecek argümanları…
Küskün ve umudunu kaybetmiş teşkilatlara yeni bir heyecan uyandırmayı…
Başka çareler arayan seçmeni tekrar aynı çatı altında toplamayı…
Oldukça zor olacak.
Zira kerpiç evin enkazıyla plazanın enkazı bir olmayacak.
Bekleyip göreceğiz.
Takip edeceğiz.
İyi şeyleri alkışlayacağız.
Kötü şeylere lal olacağız.