Yaren Leylek
Yaren’in 14 yıllık hikayesi. İnsan ile göçebe bir kuşun hikayesi..
Bu bir aşk hikayesi…
Bu bir dostluk hikayesi…
Bu bir vefa hikayesi…
Muhtemelen bir gün, bir balıkçının elliyle bir balık ikramı ile başlamıştır.
O günden bugüne gelen bir hikâye...
Zaten leylekler son derece ilginç canlılar.
Bir yerden bir yere göçerler…
Kilometrelerce yok alırlar…
Kıtaları geçerler…
Dön dolaş hep aynı gölgeye gelirler.
Balıkçı ile leyleğin hikayesi ise bu Ramazan ayında içimize ısıttı.
Kimiminiz merhametli açısından baktı.
Kimi kendi hayatındaki vefasızlara…
En çok da balıkçının özlemine…
Korkmuş balıkçı bu sene gelmeyecek diye.
Zira yol uzun.
Yol tehlikeler dolu…
14 senelik bir vefa bu yılda gerçekleşti.
Bursa da …
Karacabey ilçesinde…
Ben yeni öğrendim ama bunun belgeseli bile çekilmiş.
HAVADAN SUDAN.
Bir günde 10 derece sıcaklık oynayacak deseler inanmazdım.
Bir gün 23 derece
Ertesi gün 13
Sonra eksi bilmem kaç…
Şu kutup ayılarının çektiği ile bizimkisi aynı.
Hayır ne oldu da böyle oldu.
Bombamı attılar bir yere.
Yok…
Zaten bizim ülkemizin havası stabildir.
Ya balkanlardan gelen soğuk hava.
Ya Araplardan gelen sıcak hava.
Bizi bozan hep bu dış güçler.
Hava da bile bizi kıskanıyorlar.
Cezayir tarafında gelen sıcak hava bitiyor.
Yerine balkanlardan gelen soğuk hava geliyor.
Zaten belli çöl tozları arabaların üzerine yağmış bile…
Karpatlardan gelecek yağmur kar temizler havaya…
Bir gün tişörtle ertesi gün gocukla…
Gerçi bizim atalarımız da az değil.
Mart kapından baktır falan…
Onlarda ileri görüşlü…
Neticede Ramazan ayında sıcaklığında radikal değişimler…
Hasta olan çoluk çocuk…
Perişan olan aileler…
Gerçi bazı milletler bir kuru ekmek peşindeyken…
Açlık kol gezerken bir kıtayı…
İnsanlar her gün hayatta kalma mücadelesi verirken.
Bizimkisi de fıstığı yeşile boyamaktan farklı değil..
