Yetkisi olanın bilgisi yok.
Bilgisi olanın da yetkisi...
*
Daha fazla söze gerek var mı?
Bilemiyorum.
Ama.
Bizimkilerin çok konuşma arzusu.
Gerçekleri gizlemediği gibi...
Sorunların çözümünü de getirmiyor.
İyi mi?
*
Yozgat son günlerde hareketli...
Siyaseten adımlar.
Bürokratik değişimler.
Beyaz sayfaya yöneldiği gibi...
Değişim.
Yenilenme.
Beklentilerini gerçekleştiriyor.
*
Dahası gelecek.
*
Kadim dostum Sebastian öyle diyor...
*
Yozgat'a dair.
Yapılacak/yapılması gerekenler.
Anlatılıyor.
Aktarılıyor.
Müjdeleşiyor.
Kimileri şak şaklarla geçiştiriyor.
Kimileri karşıya geçmiş, izliyor.
Beklemede yani.
*
Söyledim.
Yine söylüyorum.
Kimse de kusura bakmasın.
Yozgat’ın meselesi birilerinin gelip.
Birilerinin gitmesi.
Konuşulması falan değil.
Meselemiz içerde.
Bakanlıkların taşra teşkilatlarında.
Siyasi iradenin Yozgat ayağında.
Bunu çözdük mü?
Gerisi çorap söküğü gibi gelecek.
Ama tıkanıyor.
*
Eğitimde.
Sağlıkta.
Ekonomide.
Sporda.
Tarımda.
Turizmde.
Topyekün tüm alanlarda.
Aynı manzaralar yansıyor.
Geçmişte yaşananlar.
Bugün tekrarlanıyor.
Aktörleri değişmiş.
Ama roller aynı.
Yani.
Roller çalınmış, oynanıyor.
Öyle.
*
Konuşmaya gelince.
Kimse mangalda kül bırakmıyor.
*
Yozgat’a gelenler.
Yozgat'tan gidenler.
Müjde verdiler.
Yüreklere su serptiler.
Fakat, adımı atacak olanlar.
Gelenin/gidenin ağzına göz dikip.
Dinlemiş.
Meselenin özü bu işte.
Bizdeki anlayış.
Birileri yol açıp.
Bizimkilerin ilerlemesini sağlayacak.
El atan.
Taşın altına elini sokan.
Yok.
*
Yerel bazda toplumsal menfaatler üzerinde durulmuş olsa.
İç meselelerini dışarıya vurmasalar.
İş olacak.
Lakin.
Tıkanmışlar.
Konuşmakla meşguller.
*
Ne diyelim?
Konuşanlar bilmiyor.
Anlatabildim mi?