Saat zaman şaşırmaz.
Öyledir.
Öyle olması gerekir.
Çalışmasındaki ahenk.
Düzen.
Tik tak yani...
Anlık sapmalar.
Önemsizdir.
Dikkate alınmaz.
Üç-beşin lafı olur, cinsinden falan.
İyi mi?
*
Saat mevzusuna girdim ya.
Laf olsun diye.
Saati anlatacak değilim.
Buna zaman ayıracak lükse hiç sahipdeğilim.
*
Yozgat’ta saat gibi aslında.
Tik tak.
Sessiz.
Sakin.
Oluruna bırakmış.
Ayağına basıldığında konuşan.
İşine geldiğinde gözüken.
Arazi olmayı başarabilen.
Çalışmakla, çalışmamak arasında sıkışan.
Anlayışın hakim kılındığı bir şehir.
Öyle değil mi?
*
Malum.
Yozgat’ın temel sorunu göç.
Algı olarakta, istihdam.
Ekonomi.
Yaşanabilirlik sınırının altında kalmamız.
Doğru mu?
Evet.
Peki, mesele.
İşte, meselemiz bu bizim.
*
Tik tak mıdır?
Yoksa bir taktik midir?
Bilinmez, ama Yozgat’ın mevcut anlayışı ile yapısal durumun değişeceğibeklenemez.
*
Kangren haline gelmiş sorunlarapansuman yapma gayretinden vazgeçilmeli.
Kişilere ve kurumlara takılı kalmakyerine.
Mevcutlarla uğraşma mücadelesinibir kenara bırakıp.
Ufuksal.
Yarınsal.
Gelecek adına yol alınmalı.
*
Dahası.
İşyeri açıp, iki gün sonra batanlarıgörübilsek.
Kendini yönetemeyenlere, kurumuteslim edenleri görebilsek.
Siyasal bakışla, yarını planlayanlarıanlayabilsek.
Kişisel çıkarlarını, menfaatlerini vebencilliklerini, toplumun önünde tutanları dışlayabilsek.
Meselenin ucundan tutmuş olacağız.
*
Yozgat’ın hesabı kime?
Ah bunu bir çözebilsek.
Bunun üzerinden hareket edebilsek.
Sorunu çözeceğiz ya.
Olmuyor.
Kim bilir?
Herkes işine geldiği gibi davrandığından.
Gündeme düşen.
Gündem olacak mevzular daha akılcı geliyor.
Tik taklık mevzular.
Belli bir noktadan sonra taktiğe dönüşüyor.
*
Anlatabildim mi?