Ümit Özdağ göz altına alınmış.
Neden alınmış?
Neden alınmış derken “olur mu öğle şey “gibisinden değil.
Suçu ne?
Ben ismi geçen kişiyi Mit mensuplarının cenazesi ifşa ettiği için zaten takibi bırakmıştım.
O günden bugüne gelindi.
O dava ile ilgili diğer sanıklar hüküm giydi.
Kendisi giymedi!
Eğer bu olaya istinaden ise çok geç kalmış bir adaletten söz edebiliriz.
Ama bunun dışında başka bir sebep varsa ve bu sebep siyasi söylerden ise bu işin cılkı çıkmış demektir.
Sayın Özdağ’ı siyasete bakış açısını ve dilini hiç sevmem.
Buna rağmen bu olayın yeterince açıklanmadan siyasi bir takım sebep- sonuç ilişiklisi içerisinde değerlendirilmesi kendi içerisinde olumsuzluklar barındırmakta.
Olayın sanki iki tarafı var.
Birincisi muhalefet medyası…
Diğer taraf ise MHP…
Anladığım kadarıyla gözaltına alınmış.
Tepki büyük olduğunda iki gün sonra salıverirler…
Hatta bu yazıyı okuduğunuzda çoktan tutuksuz yargılanacağı haberi dolaşacaktır.
Türkiye dün de olduğu gibi bugünde aynı hukuk devleti.
Hukukun üstünlüğü hepimiz için önemli.
Buna rağmen bazı kararlar ise kamuoyu vicdanını zedelemekte.
Artık insanlar hukukun güçlü ve nüfuslu insanların dışında gerçekleşen olaylar olarak görmeye başladı.
Bu duruma dikkat çekmek ve bu olumsuz havanın son bulması gerekir.
İnsanlarımızın hukuka olan inançları zedelenmemeli…
Eşitlik bu noktada temel öğe olmalı.
Bir insan sırf muhalif diye cezalandırılmamalı, bir insan iktidar yanlısı diye cezadan muaf olmamalı.
Şayet bu durum kanıksanırsa hukuk devleti özelliğimize olan inancımız geriye gelmez darbelerle sarsılacaktır.
YANGIN MERDİVENİ
Bolu da çıkan bir yangında bir otelde insanlar can verdi.
Kaçamadıkları için…
Ölümleri birtakım ihmaller zincirinden kaynaklı.
Aynı senaryo yine bir yurt binasında karşımıza çıkmıştı.
Orda masum çocuklarımız ölmüş sonucunda ilgili bakanlık sert tedbirler almıştı.
Dönüp Yozgat’a baktığımızda acaba bu bahsi geçen ihmalleri oluşturacak durumlar söz konusu mu?
Mesela bizim otellerimizde başta yangın merdiveni olmak üzere diğer tedbirler alınmış mıdır?
Özel yurtlar benzer bir durum karşısında ne kadar hazırlıklılar. 
Engellerin barındığı ve eğitim aldığı kurumlarda hala yangın merdivenini olmadan faaliyette bulunan yerler var mı?
Var diyorlar…
Ben olmaz diyorum…
Olamaz diyorum…
Gidin şikayet edin diyorum…
Yetkilerin haberi olursa kesin gereğini yaparlar diyorum.
Bu durumu bir daha çek etmek gerekli…
Bir musibet bin nasihatten iyi derler.
Yoksa olası kötü bir durumda “ben nerde yanlış yaptım” türküsünü söylersiniz.
İnsan hayatın her şeyden daha değerli.
İnsan hayatının ne zaman son bulacağını bilemez.
Elbette hepimiz kadere inanan insanlarız.
Ama kaderimizin birisinin ihmali üzerine yazılması kadar acı veren de bir şey olmasa gerek.